“Allah, kendisine şirk koşulmasının dışındaki istediği kimselerin bütün günahlarını bağışlar…”
| Kur’a-ı Kerim; Nisa Sûresi, 116. Ayet Meali
Kaynaklarımızda içten yapılan tövbenin Allah tarafından kabul edileceği söylenir. Allah-û Teâlâ;
“Ey iman edenler, nasuh tövbe ile tövbe edin ki Allah da sizin kabahatlerinizi affetsin ve altlarından ırmaklar akan cennetlerine koysun.” Kur’a-ı Kerim; Tahrim Sûresi, 8 Ayet Meali
buyurarak, yapılan tövbelerin kabul edileceğini beyan eder. Ayette geçen nasuh tövbe ise şu şekildedir:
1. Allah’a karşı günah işlediğini bilerek, bu günahtan dolayı Allah’a sığınmak ve pişman olmak.
2. Bu suçu işlediği için üzülmek, Yaratıcıya karşı böyle bir günah işlediğinden dolayı vicdanen rahatsız olmak.
3. Bir daha böyle bir suça dönmeyeceğine dair kesin bir karar içerisinde olmak.
4. Kul hakkını ilgilendiriyorsa onunla helalleşmek.
Bir rivayette de “Nasuh Tövbe” şöyle tarif edilmiştir:
- Günahlara pişmanlık.
- Farz ibadetleri yapmak.
- Zulüm ve düşmanlık yapmamak.
- Kırgın ve küskünlerle barışmak.
- Bir daha o günaha dönmemek üzere karar vermek.
| Kaynak: bk. Kenzü’l-ummal, 2/3808
İnşâallah bu şartları yerine getirdiğimizde Allah’ın tövbelerimizi kabul edeceğinden ümitvar oluruz. Ancak yine de insan her zaman hem korku ve hem de ümit içerisinde olmalı. Ne ibadetlerimize güvenip övünebiliriz, ne de günahlarımızdan ümitsizliğe düşebiliriz. ”Ben çok iyiyim, bu işi hallettim.” demek ne kadar yanlışsa; “Ben bittim, beni Allah kabul etmez.” demek de o kadar yanlıştır. Zira, suçunu anlayıp tövbe edip, Allah’a sığınmak büyük bir ibadettir. Günah işleyip de daha sonra tövbe ederim gibi bir düşünce de yanlıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder